1 Ağustos 2013 Perşembe

Ölüm Ve Varlık

Ben ölsem ne yapardınız? Beni tanıyan yada tanımayan sizler bir insanın varlığı ile yokluğu sizi ne kadar tatmin eder onu ne kadar bir zaman hatırlarsınız, ben öldüğüm zaman kendinizi tatmin edeceğiniz bir zaman olacak bu zaman içerisinde beni anacak ve beni konuşacaksınız bu süre dolunca ise unutacak yerime başka bir şeyleri getireceksiniz her hangi bir obje yada bir canlıyla dolduracaksınız beni unutacaksınız hayatınız da olan bir canlıyı yok sayacak ve yolunuza devam edeceksiniz ki ben de böyle olmasını isterdim ama bazı istisna insanlar var tabi ki onların hayatlarından çıkmak istemem onlarda beni çıkartsınlar istemem hayatlarından anılarda yaşamam beni bir ölümsüz yapar düşünceler de yaşamam beni ölümsüz yapar sevdiğim insanlar için de yaşamayı isterim ama öldüğüm zaman eminim ki karalıktan başka bir son beklemiyor beni karanlık ve boşluk aslında öldüğüm andan sonra hiç bir şey hissetmeyeceğim benliği ve ruhum yok olacak bitecek asla var olmayacak. Ben ölümsüzlüğü arıyorum ölümsüzlük için de mutsuzluğu arıyorum  ben ölmek istemiyorum ölüm gibi bir sonu kabul etmiyorum...

7 Temmuz 2013 Pazar

Yalnızım

Hayatın bir oyunumu bilinmez ama yalnızlık her zaman hayatımızda olan ve gariptir ki, doğumdan ölüme isanın bütününde olan yalnızlık insana ölümle eş değer bir acı da yaşatır gariptir ki senin bir parçan olan şey senin hayatını tam anlamıyla yok edebiliyor olmasıdır.

16 Mayıs 2013 Perşembe

Başkan, sadece kendi başına bakan.

Ben siyasetten anlamam o işlerle hiç bir alakam yok, ama şunu bilir söylerim, Her ne kadar bitmiş olsa da, dağda binlerce askerimiz ölürken bir pkk lının burnu kanarsa üzülürüm diyen bir başkandan bombalı saldırılarda 170 den fazla kandaşımız ölürken haber yasağı çıkartıp halktan sakin olmasını isteyen bir başkana saygı duyamam onu destekleyemem koyun gibi yaşayamam, bu halk koyunluktan çıkmadığı sürece bu başkanın oyunları devam edecek..

24 Nisan 2013 Çarşamba

Kendi ölümüm.

Kendi gölgemde boğulduğumu, kendi mutsuzluğumda öldüğümü hissediyorum, günden güne soluyorum, hayattan insanlardan kalabalıktan nefret eder hale geliyorum, kendimi olmadığım bir yerde görüyorum bedenen değil ruhen, hayatımın param parça oluşunu izliyorum, göz yaşlarım içime akıyor nefretim içime kusuyor sevincim içimde paylaşılıyor,hayatım kendi ellerimde kendi benliğimde yok oluyor sanki, nefretle ağlamak, ağlayamadığım için daha da nefret kusasım var insanlara karşı, hiç bir zaman ellerindekinin değerini bilmeyen bencil yaratık topluluğu sadece, Sön sözüm, kurtulmak istiyorum kendi karanlığımdan, ama bir insan gölgesinden kurtulabilirmiki?

8 Nisan 2013 Pazartesi

Duyguların yoksunluğu.

Bir arkadaşımın söylediği bir söz var ''bir adamı, içtiği sigaranın dumanında boğulmayı arzulayacak kadar sevmeyin. ya da ıslak öpüşlerinde, sonu yok'' Diye bir söz, peki ya bu durum tam tersi ise bir erkek kadının içtiği sıgara dumanında boğulmayı arzulayacak kadar sevdi ise, yada ıslak öpüşlerinide? Ya o adamın duyguları ne olacak? Aşka inanmıyor diye bir insanın duygularını köreltmek nasıl bir vahşet biliyormusunuz? Aslında buna belkide o adam izin vermiştir belkide kadın gibi olursa kadın ondan hoşlanır mutlu olurlar diye, ama hiç bir kadın bu hayatta, onun için bir şeyler çabalayan insanlar için bir şeyler yapmayı düşünmezler.. Nedense ben hep yalnızdım, bu yalnızlığım belkide beni çok kötü yollara itecek,belkide beni birisi kurtarak o yollara düşmeden bunu kimse bilemez, ama bir kadını ne kadar sevebilirsiniz, bir kadın için nelere katlanabilir neleri göze alabilirsiniz bilmiyorum ama bazı kadınlar sizin onun için yaptığınız şeylerin %5 ini bile yapmaz siz onun gözünde bir kobaydan başka bir şey değilsinizdir, sadece bir deney hayvanı hepsi bu... Benden bu kadar görüşmek üzere, hoşça kalın...

1 Nisan 2013 Pazartesi

Şizofrenik Dürtüler.

İzlediğiniz,Okuduğunuz,Dinlediğiniz şeylerin etkisin de nasıl ve ne kadar kalıyorsunuz? Bazı seri katiller sayfalarını takip ediyorum, yaşadığım olaylar yüzünden ise, o sayfada yazılanları, bazı insanlara yapmak fetişist ve sadist duygular içersin,orgazm edici beyin kasılmaları yaşayan bir yaratığım, bazen ise bu düşündüklerim den nefret eder kendim den de nefret ederim, böyle pisikopat ve şizofren bir varlığım işte, işkenceyi in ince ayrıntısına kadar kafam kurgularım, bir kaç saat sonra ise düşündüklerim yüzünden kusma ihtiyacı duyarım.. Yeri geldiği zamanlar gün boyu ağlama ihtiyacı duyar, insanları öldürmek isterim.. Belki de geleceğin katili yetişiyor içimde. Kim bilir..  Benden bu kadar görüşmek üzere, hoşça kalın... :)

Kadın olmak zordur..

Türkiye gibi bir ülkede kadın olmak zordur, ben bir erkek olarak bunu söyleye bilirim, Kadınlar ve erkekler eşittirler, fakat bu eşitli bozan gene biz erkekler oluyoruz, kadını dövüyoruz, yeri geliyor tecavüz ediyoruz, yeri geliyor kanlı işkenceler yapıyoruz, kadın olmak tek türkiye de değil tüm dünyada zordur dünya çapında yapılan ayıpları ve pisliklerin bir kısmını saydım sadece, Sanırım erkek olmak diğer bireylerin üstünde karşı tarafa baskınlık sağlamak ya da onu ezmek kendisine köle etmek anlamı taşıyor, nice kadınlar koca dayağından,koca cinayetlerinden, yada tecavüzlerden canını yitirdi, canları da çok yandı, ama erkek olmak bu dünya da utanılacak bir gerçektir benim için, ama ben kendimden ne utanıyorum, ne de tiksiniyorum, iyi ki benim düşüncelerim zihniyetim bir başka da kadınlara da kendi haklarımla eş düzey de tuta biliyorum.. Ama diğer erkekler den tiksiniyor ve onları kendi ellerim le öldürmek istediğim de pek bir aşikar.. Neyse..  Benden bu kadar görüşmek üzere, hoşça kalın... :)

Farklılıklar..

Hani bazen güneşli havalarda gözlerinizi kapatır ve çevrenin sesini dinlersiniz, belli belirsiz bir huzur kaplar içinizi, hoş hepiniz yaparmısınız bilemem :) Ama ben bazen yaparım, çünkü her zaman çok bunalımlı ve karamsar bir zihne sahibim, her ne kadar çevrem beni neşeli normal hatta anormal birisi olarak görse de, ben kendi içimde çok ayrı bir insanım, belkide şizofreni de olabilirim hiç bilinmez.. Çevremizde ki insanlar oldukça, bu dünya düzeni değişmediği sürece, insanların hepsi içi kötü ruhu sapkın olarak kalacak, bir kişinin değişim bin insanın değişmesine sebep olabilir, Farklılıklar, o insanı düşman, dinsiz, yada başka bir şey haline getirmemeli siz insanlar için, bir kişinin farklılığı, o insanı daha çok tanımanız gerekiyor anlamına gelir, çünkü, siz zaten normal siniz, diğer milyonlarca insan gibi, koyunlaşmış sistem içine girmiş durumdasınız, ama o farklı neler yaşadığını, neler yaptığını bilemezsiniz, yada sistemin onu nasıl etkilemediğini, bu yüzden onu tanımalısınız, birden fazla bakış açısı her zaman hayat kurtarır, her ne ise, ben kendi şizofrenik düşüncelerimle boğulmaya devam edeyim, emin olun faklılık lar o insnaı kötü yapmaz, belki de sizden daha da iyi yapar.. Benden bu kadar görüşmek üzere, hoşça kalın... :)

31 Mart 2013 Pazar

Karanlıkta Boğulmak.

Hani bazen öyle bir an gelir her bir anınız yok olur isimler yüzler, her bir şey kaybolur zihniniz de aslında hepsi bir köşede durur orada dırlar ama siz onları hatırlamazsınız yada hatırlamak istemezsiniz... Anlamadınız değilmi..:) Bir insan kendi kendine nasıl şizofren olur diye bir soru sorsanız cevabı ne olurdu sizce? Şizofreni ya kalıtsal olarak geçen yada yaşadığınız büyük bir travma sayesinde ortaya çıkar... Hayat dipsiz bir kuyudur, bir çok tarih kitaplarında yazan o sonsuz büyük ve sonsuz derin kuyu gibi dir, Baştan sona her kes bir birine bağlıdır, Her yaşanılan yaşam geçmiş yaşamlarımızın devamları dır, Bunu insanların pek azı anlar, anlayan ise normal insanlar gibi olamazlar, çünkü onların gerçek dünyanın dışında yaşadıkları, ayrı bir dünya var dır beyinlerinde, yada ayrı birer arkadaşları, arkadaş dediğime bakmayın sakın, bunlar her zaman iyi olmuyorlar;) Neyse nerede kalmıştık, hah buldum, Müzik ruhun gıdası lafı o kadar cuk oturan bir şey ki insan hayatında, her şeye rağmen bulanık düşüncelere,kısa görüşlere, yada olur olmaz tavırlarımıza rağmen yine de bize bir alkol etkisi bir uyuşturucu etkisi gösteren her zaman el altında bulunan birer araçtır, Belki de ben fazla abartıyorum dur, ama her ne ise, bir müzikte ağlaya bilen onunla kafa bulabilen onunla sinirlenip onunla neşelenen bir insanım, yo yo hayır, insan lık denen şey yıllar yıllar öncesin den sükenip gitti dünyamızdan, renkli düşlerin yerine karanlıkta boğulmak istiyorum bazen, karanlığa ait olmak istiyorum, sevdiğin insanların bir çoğu karanlığa ait ler çünkü, yalnızlık çok acı bir şey arkadaşlar, sakın yalnız kalmayın yoksa, beyniniz sizi  yer bitirir, Daha fazla yazardım fakat gelen giden oluyor, kafamın içersin de, toparlayamıyorum yazacaklarımı eheheh :) Benden bu kadar görüşmek üzere, hoşça kalın..